Türk milletinin idaresinde ve korunmasında milli birlik, milli duygu, milli kültür en yüksekte tuttuğumuz idealdir .-Gazi Mustafa Kemâl Atatürk (1935)
TÜRK MİLLETİNİ ATATÜRK’LE YENİDEN BULUŞTURAN SAYIN BAŞBAKANA TEŞEKKÜRLER.
Türkiye aynen kurtuluş savaşımızın başladığı dönem benzeri çok zor günlerden geçiyor. Cumhuriyetimiz ve toplumumuz hızla laik demokrasi sisteminden islâmi ağırlıklı dini bir rejime dönüştürülmeğe çalışılıyor. Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve kurucu iradenin koyduğu cumhuriyetin kuralları sistemli bir şekilde ortadan kaldırılmaya çalışılarak ülke federal bir bölünmeye doğru devlet eliyle sürükleniyor..
Bir bakıma Atatürk’ün büyük NUTUK kitabının sonunda verdiği Gençliğe Hitabe’de verdiği yıkım ortamı günümüzde gerçek hale dönüşüyor.
İşte bu ortamda uyuyan Türk milleti uykudan uyanıyor. Titriyor. Silkiniyor. Üzerindeki ölü toprağını atıyor. Cumhuriyeti korumak ve kollamak için muhtaç olduğu kudretin kendi damarlarındaki asil anda olduğunu bildiren Ata’sını hatırlıyor. Ve sonunda millet coşarak yurdumun sokaklarında sel gibi akmaya başlıyor.
İster su isterse insan seli olsun, akan selin önünde durmak doğal olarak mümkün değildir. Selin gücü her zaman önüne gelen her engeli aşmış ve her yeri kaplamıştır..
Peki bu nasıl olmuştur?
Yıllardır üzerinde oynanan oyunları anlamamakta direnen, önüne koyulan sahte televole senaryoları ile oyalanarak “bana dokunmayan yılan bin yaşasın” diyen Türk milletini kim uyandırmıştır?
Milletimizin yeniden Atatürk’ü keşfinde kimlerin rolü olmuştur. Yani bu büyük uyanış ve şahlanışın sevabı kimindir?
Bunun tam cevabı olarak CHP, MHP, İşçi Partisi veya AK Parti muhalifi kişi ve kuruluşların koordineli çalışması ile olmuştur demek, bana göre çok yanlıştır..
Peki kimdir bu insanlarımızı Atatürkle buluşturan kişi veya kişiler?
Evet, Türk milletini Atatürk’le ve O’nun özgün düşünce sistemi ile buluşturan kişi başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve başbakan’ın yakın çevresindeki bir avuç AK Parti sempatizanıdır.
Bu büyük hizmetinden dolayı başta Başbakan Erdoğan olmak üzere tüm AK Parti kadrolarına teşekkür ediyorum. Çünkü, Türk milleti, Başbakan Erdoğan sayesinde unuttuğu Atasını yeniden keşfetmiştir.
AK Parti kadroları; Atatürk’ü yok sayarak, Atatürk’ün eserlerine saldırarak, cumhuriyetin temel dinamiklerini ortadan kaldırmaya çalışarak, Türk ordusunu tutsak ederek, yargıyı siyasallaştırıp halkın devlete olan güven duygusunu sıfırlıyarak, işsiz ve aşsız bırakıp insanların gelecek güvencesini yok ederek Atatürk ve Atatürkçü Düşünceyi , hiç arzu etmedikleri halde ortaya çıkarmıştır. Belki de bu sonuç, 11 yıllık mutlak iktidarında bu ülkeye yaptığı en büyük hizmet olmuştur.
Başbakan Erdoğan, 2003 yılında ilk önemli icraat olarak MGK Genel Sekreterliği Toplumla İlişkiler Başkanlığını kaldırıp devletin Psikolojik Harekât Teşkilatını 20 yıllık bilgi birikimi ile birlikte yoketmese idi. O deneyimli teşkilatın uzmanları doğrudan bağlı oldukları başbakana yaptıklarının yanlış olduğunu söylerdi. Bu milletin gözlerinin içine baka baka Atatürk’e ve eserlerine saldırmanın mutlaka geri tepeceğini, Atatürk’ü ve Atatürkçü Düşünce’yi silmek bir yana gittikçe unutulmaya yüz tutan Atatürk’ün üzerini örten külleri dökeceğini, Atatürk’ü inanılmayacak bir hızla Türkiye ve dünya gündemine tartışılamaz dünya lideri olarak taşıyacağını kendisine anlatırlardı.
“Bir musibet bin nasihattan iyidir.” Şeklinde bir atasözümüz vardır. Atatürk’e acımasızca yapılan saldırılar Türk milletinin canını acıtmış ama bu musibet Atatürk’ü yeniden diriltmiştir. Türkiye’nin dört yanından milyonlar Atatürk’e sahip çıkmış ve yeniden Atatürkçü Düşünce altında saf tutmuştur. 86 yaşındaki Büyük NUTUK Kitabı, tekrar en çok satan kitaplar listesinin başına oturmuştur.
Bugün, 23 Nisan, 19 Mayıs, 30 Ağustos, 29 Ekim ve 10 Kasımlarda sokaklara ellerinde Türk bayrakları ve Atatürk posterleri ile çıkarak Atatürkçe birleştiklerini haykıran halk kitlelerini kuru kalabalıklar olarak görüp, bunları TOMA’lar ve biber gazı ile durdurabileceklerini sananlar aldanmaktadır. Anıtkabir ve Atatürk istikametinde akan nehrin suları her taraftan akan dereciklerle birleşerek çağlayan halini almıştır.
Özetle, AK Parti’nin Cumhuriyeti ve kurucusu ile kurucu iradenin yaptıklarını suçlu gibi gösterip inkara çalışan yönetimin, yandaş medyayı kullananak yaptığı sınır tanımaz saldırılar uyuyan halkın gözünü açmış ve onları Atatürk’te birleşen şuurlu topluluklar haline dönüştürmüştür. İşte bu şuurlu ve bilinçli topluluğun yaratılmasında en büyük destek Sayın Başbakan RecepTayyip Erdoğan ile birlikte üst düzey AK Parti yönetim kadrolarından gelmiştir. Yapılan seri yanlışlar sonunda halkı gerçek doğruya ulaştırmıştır.
Cumhuriyete, bayrağa, vatan topraklarının bütünlüğüne ve Türk kültürüne sahip çıkan bu şuurlu topluluğun önünde durmak mümkün değildir. İktidarın ve görevlerini iktidarı desteklemek şeklinde yürüten TBMM muhalefet partilerinin gücü halkın coşkun selini durdurmaya yetmeyecektir.
Sonuç; Atatürkte birleşenler iktidar yolunda koşmaktadır..
Dr. Tahir Tamer Kumkale
BİLDİRİ - YORUM 